

YAZAR:GABRIEL GARCIA MARQUEZ
YAYINEVİ: CAN
KİTABIN ORİJİNAL ADI: EL CORONEL NO TİENE QUİEN LE ESCRİBA
SAYFA SAYISI: 74
Yazar Hakkında
Kolombiya’ nın kuzeyinde Aracataca kentinde doğan yazar büyükanne ve büyükbabasının yanında büyüdü. 16 kardeşin en büyüğü olan yazar Liberal İnsan Hakları eylemcisi büyükbabasının siyasi görüşleri ve büyükannesinin geleneksel hurafeleri eserlerinin en büyük ilham kaynağı oldu.
Kolombiya Ulusal Üniversitesi’ nde hukuk eğitimi alan yazar eğitimini yarıda bırakıp gazateciliğe başladı.
Her zaman aktif olarak siyasetin içinde olan yazar Fidel Castro’ ya olan sempatisini hiç bir zaman saklmadı ve Küba devriminin en büyük destekçilerindendi. Kolombiya hükümetiyle Gerilla Örgütü’ nün arasında arabuluculuk yapan yazar uzun yıllar sürgün hayatı yaşadı.
Yirmiden fazla eserin sahibi olan yazar 2014’ te 87 yaşında hayata veda etti.
Kitap İncelemesi
Bin günlük savaş sırasında Kolombiya’da on beş yıldır emekli maaşının gelmesini bekleyen Albay her postacı geldiğinde heyecanla hazırlanıp maaşını almaya gitsede beklediği mektup bir türlü gelmiyor.
Hayatta kalabilmek adına sattıkları değerli eşyalarının sonu gelen Albay ve karısı oğullarından kendilerine kalan tek şey olan horozu satmaya karar verdikleri sırada horozu dövüştürme karar veriyorlar.
Yıllarca ülkesi için çalışmış, devletinden tek beklentisi geçimini sağlayabilmek adına emekli maaşı olan Albayın “umut karın doyurmaz ama insanı ayakta tutar” sözü hepimize bu koşturmaca dünyasında ayakta kalabilmek adına örnek olsun.
Kitaptan Alıntılar
İnsanın nankörlüğü sınır tanımaz.
Sayfa 22
Sayfa 42
Herkes ölümün bir kadın olduğunu söyler.
Doğru,” diye içini çekti albay. “Hayat şimdiye dek icat edilen en güzel şey.
Sayfa 45
Umut karın doyurmaz,” dedi kadın.
Sayfa 49
“Karın doyurmaz ama insanı ayakta tutar,” diye yanıtladı albay.
Gururun karın doyurmayacağını biliyorsun herhalde.
Sayfa 53
Aldırma albay. Sevgiye güven.
Sayfa 63
Bendeki bu şey bir hastalık değil yavaş bir ölüm.
Sayfa 66
Gücünün tükenmeye başladığını hissediyordu. Herşeyi unutabilmek, aralıksız kırk dört gün uyuyabilmek… istiyordu.
Sayfa 74